26 Mayıs 2007 Cumartesi

Emperyalizum Karşusinda İlk Yariyi Yenuk Kapattuk

Bizum Sementa Recep vardur, iyi uşaktur. Geçenlerde yekten dedi ki, "Laz Marks emice, sen böyle konişiyisun ama kimsenun daha iyi bir dünya münya ipleduği yok. Nasil olacak bu işler?" Uşağum dedum, mütareke basini gibi konişma, bu sana gösterilen gerçek. Bir de, gerçek olan gerçek var. Körfez Savaşı'ndaki petrole bulanmış karabatağı bile "Saddam yapti" diye yutturdilar size uşağum.

Tamam, kabul etmek lazım, Emperyalizum karşusinda ilk yarıyı yenuk kapattuk.

Şimdi soyunma odasında yaralarumuzi sarayiruz.

Oysa maça, Emperyalizum'i kendi sahasina hapsederek başlamiştuk. Vilademir'un attuği

golle 1-0 öne geçtuk. Derken Mustafa Kemal ilk anti emperyalist kontratakta muhteşem bir

golle farki ikiye çikardi. Emperyalizum, Çinli'nun attuği golle dağilmişti. Kademe anlayişi

kalmamişti, elini kolini sallayan Emperyalizum'un ceza sahasina gireyidi. Cezayirli Ben Bella

4., Vietnamli Ho da 5. goli atmişidi. Efendum hızlı geçeceğum, ilk yarinun sonlarina doğri

sikor 9 - 0 olmişidi. Ama ne oldiysa ondan sonra oldi. Emperyalizum birden 8

yabanciyla oynamaya başladi. Değil 9 kusurli hareket, 99 kusurli hareketi birden yapmaya başladi. Ne FİFA'yi ne de UEFA'yi dinleyidi. Uşaklarun suratina taban girmek mi istersun, yerde yatana kramponiyla basmak mi?.. Her türlü pisluk bunlarda. Maçun hakemine bakayiruz, müdahale etsun diye. Orali bile değil. "Ben bir şey görmedum" deyi. Sanırum Cem Papila'nun dedesiydi.

Neyse, ilk yariyi 17 – 9 yenuk kapaduk ve sürünerek soyinma odasina girduk. Herçes yerlerde, inleyen inleyene. Bazilarumuz, "2. yariya çikmayalum, bu Emperyalizum bizi kovaya çevirecek", "Büyüklüğünü kabul edup secdeye varalum, elini öpelum. Belki bize aciyup birkaç gol eksuk atar, belki bizi aralarina alurlar" deyi. Ula bu kadar büyütmeyun cözünüzde da!.. Bunlarun bilduği tek şey silah sanayidur. Kuçucuk bir Katrina Kasırgasıyla eli ayağina dolandi. Bütün askerlerini dünyayi işgal etmek içun dört bir yana gönderduği içun, yaralilari kurtaracak helikopter bile bulamadi.

Unutmayun, "Emperyalizum uçmaz, medyadaki müritleri uçurur"

Şimdi ikinci yariya çikacağuz. Ara tiransferde kadroya Çavez'i ve Maradona'yi da kattuk. Kadromuz fena değildur, yürekten oynarsak bunlarla başa çikabiluruz. Ula biraz Çanakkale'yi, Settülbahir'i hatırlayun ula. İstersenuz sahaya Bandırma adlı bir vapurla çikun.

Baktum bizum Sementa Recep'un yüzi güleyi, "Ne cüzel anlattun Laz Marks emice…" dedi.

Eşşeğun önde gideni, maç kurgusuyla anlatmasaydum dinlemezdun ama.

Tüm Dünya halklarıyla Lazlar kardeştur. (1962 / Vakfıkebir)

Hiç yorum yok: